3- Karakök Otonomu hakkinda
otonomkarakok@gmail.com
KÖK SALMAK
Mayis 2007 de bir kisim Anarsistler „Karakök Otonomu“ adi altinda Istanbulda bir araya geldi. Türkiyedeki yoldaslarla politik ve arkadas baglantilarindan dolayi, isvicrede aktif olan anarsistler, ayni adi kullanmaya karar verdi. „Karakök“ adi bir yandan hareket ettigimiz liberter spektrumu temsil eder, bir yandan‘da bunu ne sekilde yaptigimizi belirtir: merkezsiz bir kök agi gibi, tek bir gövdeye ya da omurgaya dayali olmayan, ortak düsünceleri destekleyen ve cesitli aktivitelerin ortaya cikmasi ile genislemistir.
Organize seklimiz:
Kolektif hareket etme istegiyle bir araya gelen bireylerin birlikteligi olarak hareket ediyoruz. Grupumuzdaki aktivistlerin her konuda ayni düsünceye sahip olma zorunlulugu yoktur. Ortak noktamiz, her türlü iktidar ve otorite yapilarini red etmemiz ve herkesin öz iradesi ile kolektif birliktelik yoluyla özgür bir dünya istemimizdir. Ortak noktalarimiz ya da amaclarimiz dogrultusunda mücadelemizi sürdürmekteyiz. Merkezi bir programi yoktur. Ortak tartismalarda ortaya cikmis calismalarimizi dogal-gönüllü birlikteliklerle yapmaktayiz.
Karakök Otonomu adi kimseye „ait“ degildir. Her kim isterse, bu isim altinda liberter dusuncesi ile , özgürce hareket edebilir. Kimsenin onayina ya da izinine ihtiyac yoktur. Kimsenin baskasi üzerine karar vermeye, onu yönetmeye ya da kontrol etmeye hakki yoktur. Ayni sekilde, herkes hangi eylemleri destekleyecegi konusunda özgürdür.
Topluma ve bireye zorla dikte edilen yapilari yikmanin ve yenilikleri gelecek icin arzu etmenin ötesinde, ayni anda uygulamaninda bilincinde hareket etmek gerekmektedir. Iktidara ve otoriteye karsi olmamiz yalnizca devlet bazinda kalmamalidir. Icimizdeki sistemi yikabilmek en dogru ve zor olandir.
Düsüncenin toplumsalliktan kopmasi, liderlik ve tek merkeziyetcilik düsüncesi özgür yasami tehdit eder. Anarsist düsünce hic bir kisiye ait degildir, yasamin icinden ortaya cikmistir ve yine ayni sekilde yasama geri akmaktadir. Orta cagdan bu zamana kadar özgürlügün teorisi ortaya koyulmustur. Teoriler ve ideolojiler her ne kadar tarihi ve bugünümüzü anlamak icin önemli olsada, düsünceleri dogmatik olarak alan pratik bir mücadele bizi geriletir. Bizleri ilerleten, bugün icinde bulundugumuz güncel durumu analize etmemiz, cözüm getirmemiz ve yasamimizda uygulamamizdir. Teorisyenleri tanrilastirmak ve kutsallastirma yanlisligina düsülmemelidir. Kutsamak, populizmi ve hiyerarsiyi yaratip sürülestirir. Bundan dolayi amacimiz, bagimsiz bir sekilde ozgur dusunmek, mücadelemizde bugünü ve yarini temel alip alternatifler yaratmaktir.
Ne yapiyoruz?
Liberter-devrimci spektrum icerisinde cesitli mücadelerin icinde yer aliyoruz, örnegin isci, eko, antimilitarist, genclik, kadin, ya da queer hareketleri. Yerel bazda güncel spesifik sorunlari isliyoruz. Bundan dolayi isvicrede bir konu üzerinde yogunlasirken, türkiyedeki yoldaslar apayri bir konu üzerinde yogunlasiyor olabilirler. Fakat pratikte bunu gördük ki, bölgeden bölgeye belirtiler degisiyor, fakat özüne baktigimizda, hepsinin altinda ayni kapitalizm, hiyerarsi, dayatma, devlet kontrolu ve represyon getiren bir dünya temeli yatiyor. Buna örnek olarak, Istanbuldaki transseksüellerin mücadelesi onlarin katledilmelerine neden olmaktadir. Devletten bagimsiz cinsel kimlik ifade etmek katledilme ile esitlenmeye maruz birakilmaktadir. Zürih’de ise Queer hareketinin devlet tarafindan sahiplenilmesi ve bu sekilde devletten bagimsiz olanlari ise marjinallestirip ve sürec icinde kendi icinde eritmesidir. Ikisinin de özünde dozu farkli olarak yönetme hakimiyeti ve baskici bir temeli vardir.
Bölgesel calismanin disinda diger bölgelerle ve ülkelerle yakin dayanisma ve destek icinde bulunuyoruz. Antinasyonal bir sekilde bir cok ülkeden anti-otoriter gruplarla ve aglarla birlikte calisiyoruz. 2008’de Carradaki IFA (Anarsist Federasyonlar Enternasyonali) kongresine Karakök Otonomu türkiye ve isvicre delegeleri davet edilmisti. IFA’nin tarihinde ilk kez türkiyeli anarsistler toplantiya katildi. Anadolu bölgesi ve Avrupa daki anarsist mücadeleyi ve otonomu anlattilar. Ocak 2009’da delege olarak CRIFA (IFA’nin Enternasyonal Iliskiler Komisyonu) toplantisina katildik.
Karakök Otonomu türkiye: Istanbul’da 2008 1 Mayis da Anarsist eylem birligi icinde yer aldik. 2008 de öldürülen Italyan baris elcisi Pippa Bacca icin Istanbulda “Biz erkek degiliz” kampanyasini diger gruplarla birlikte baslattik. Türkiyede Anarsist Federasyonlasma cagrisinda bulunduk ve bircok bölge anarsistleri toplantiya katildi. Cinsellik ve Devrim adinda sempozyum düzenledik. Istanbuldaki bir barda Sinema günleri organize ettik. 2009 da 1 Mayis Cihangir platformuna katildik. Öldürülen translar, tutuklanan cocuklar, gözaltinda kaybolmalar icin kurulan “Kardesime Dokunma” kampanyasi icinde cok sayida miting ve calismalarda yer aldik. Antimiliterizmin icinde vicdani retlerini aciklayanlarla ve kadin hareketi ile dayanisma gosterdik. Türkiyenin güney bölgesinde alternatif yasam ve kültür projesi planliyoruz ve hazirliklarina devam ediyoruz.
Karakök Otonomu isvicre: Ekim sonu Zürih anarsistleri tarafindan organize edilen anarsist haftasindaki kültür ve pratik faaliyetlerinde yer aldik. Kasim 2008’de baska bir grupla birlikte Zürih’te Anti-nükleer bir yürüyüs organize ettik. München’de 2009’un basinda NATO güvenlik konferansina karsi kurulan eylem birligi komitesi icinde yer aldik ve oradaki Anti-NATO faaliyetlerine katildik. Isvicre bölümünün “Feminist Aksiyonu” Nisan 2009 da Viyana’daki KadinLezbiyanBulusmasina katildi ve Anarkafeminizmin yeni acililimlari ve mücadele bicimleri üzerine workshop düzenledi. 1. Mayis 2009’da Basel’de “Devrimci Birlik” in icinde yer aldik ve Villa Rosenau (isgal evi) ve Kürt Vicdani Ret Inisyatifi ile ortak pankart actik. Daha sonra Zürih’de Zürih Anarsistleri ve IWW ile birlikte 1 Mayis standlarimizi actik. Tekellere bagli ve ekonomik amacli üniversite egitimine karsi Zürih üniversitesinde olan ögrenci protestolarinin (Nisan/Mayis 2009) icinde aktif bir sekilde yer aldik. Haziran 2009 da Zürih‘te Antirasist ve Antinasyonalist eylem birligine katilarak, diger gruplarla birlikte Enternasyonal Ilticaci Gününde Zürih’te yürüyüs düzenledik. Yürüyüs sirasinda, Zürih Anarsistler ve Hayvan Haklari Grubuyla birlikte ortak pankart actik. Radio LoRa’da aylik yayin yapiyoruz. Iki dilde (türkce/almanca) düzenledigimiz programi öncelikle küresel anarsist, devrimci ve alternatif hareketin info platformu olarak kullaniyoruz.
Yaptigimiz pratik politik eylemlerin disinda, kendi anti-otoriter ve özgürlükcü düsüncemizi günlük yasamda gerceklestirmeye önem veriyoruz.Üstten dikte edilen yalnizca politik bir devrimin sosyal, psikolojik ve kültürel temelin hazir olmadan ne kadar ise yaradigini, tarih bize maalesef gösterdi. Ayni sekilde politik, ekonomik ve ekolojik kontekste bagli olmayan yalnicza sosyokültürel hareketlerinde uzun vadeli birsey degistiremedigini gördük. Bundan dolayi her iki tarafa esit degeri vermeliyiz.
Yasam heryerdedir. Yasami özgür kilmak bizim kendi ellerimizdedir.
Beynimiz ve yüregimizde baslatmaliyiz yeni bir dünyayi.
Isyan! Devrim! Anarsi! / Widerstand! Revolution! Anarchie!
Türkce yazilarimiz:
Karakök Otonomu deklarasyonu
Anarsist Federasyon cagrisi
Savaslar & biz
NATO denen cete
Militarizm & Patriarka
Türkiye’de feminizme bakis
8 Mart kadinlar günü
Kadin & dünya
Klima & biz
Nükleer santrallere hayir
Marco Camenisch’in mücadelesi
Devlet sönmeli mi, yikilmali mi
13/11/2009 23:05
Merhabalar
Ben grubunuza ilgi duyuyorum size nasil ulasabilirim.
10/05/2010 16:34
gayet güzel son soru çok güzel
13/10/2010 19:01
Gercekten nasil ulasacagiz ?
16/10/2010 23:42
selamlar nereye nasil ulasacaksiniz anlamadik. karakok otonomu ile mi demek istiyorsunuz.
01/06/2011 15:47
Karakök Otonomu günümüzde ne gibi çalışmalar yapıyor? Yukarıdaki yazı biraz eski kalmış. Türkiye’de, özellikle de İstanbul’da ne gibi çalışmalar yaptığınızı; Karakök Otonomu’ndan arkadaşlarla nasıl irtibata geçebileceğimizi açıklayan kısa birşeyler yazarsanız sevinirim.
15/05/2012 14:57
soyle yapalim haftasonlari kadikoyde bulusalim gencler